![blog-post](/media/lescrafties_pendeloque_curtains_handmade_design_3-scaled-2000x1714.jpeg)
Bağlanmak ne demek?
Sözlük anlamı; "(birine karşı) sevgi, saygı ile duyulan içten yakınlık" olarak tanımlanan bağlılık, bugün kurumların süslü …
17 Ocak 2022
Dünyaca ünlü işe alım portalı GoodHire tarafından yapılan bir çalışmada son dönemde işten ayrılan çalışanların ayrılma sebepleri arasında ilk sırada şu ifade yer alıyor: Şirketimden değil, müdürümden ayrılmak için ayrıldım.
Geçtiğimiz yıl 7 yılı aşkın süredir çok severek çalıştığım kurumdan ben de lider eksikliğinden ayrıldığım için çalışma çok dikkatimi çekti. Buradan hareketle, farklı sektörlerde çalışan ve işi bırakıp farklı alanlara yönelen 20 kişiyle geçtiğimiz iki hafta boyunca görüşmeler yaptım. Duyduklarım arasında beni en çok şaşırtan durum; artık kimsenin bir yönetici istememesi.
Arama motoru google’a “my boss is..” yazarsanız okuyacaklarınız sizi eğlendirirken aynı zamanda üzecek. Müdürünün kişilik bozukluğu olduğuna inanlar, bazı temel duygularını kaybettiğini düşünenler, zehirleyen bir kültüre sahip olduğunu inanlarla, sağlıklı olmadığına emin olduğunu söyleyenler çoğunlukta.
Günümüz liderlerinin hemen hemen her kültürde alanındaki konulara çok hâkim olmadığından şikâyet ediliyor. Bu durum aslında yöneticilerin yönetsel yetkinliklerini öne çıkartıp, ekiplerine bir bakış açısı sunmak yerine her şeyi biliyormuş gibi davranmalarından kaynaklı. “Veri analizi alanında kurum beni yurt dışında 2 yarışmaya yolladı ve ödüllerle geldim. Yöneticim bu durumda pek mutlu olmadı ve bazı temel toplantılara beni davet etmez oldu. Bu durum işi anlamamın önünde çok temel bir engeldi. Konuşarak üstesinden gelemedim. Bir üst yöneticim de talep ettiğim toplantı talebine 2 hafta geç cevap verince, ayrılma kararı aldım.”
Maalesef hiyerarşi ve şikâyet kültürü de empati yoksunu insanlar yaratmayı sonsuz destekliyor. Veri analizi alanında 12 yıllık tecrübesi olan kişi bir startup’a dışardan destek vererek de geçinebildiğini anlayınca halinden ne kadar memnun olduğunu söylüyor. Aslında bir müdürden çok bir kontrolöre ihtiyaç duyduğunu anlamış durumda.
Henüz 26-28 yaşlarında kariyerinin çok başında olan ve köklü iki şirketten son bir ay içinde ayrılan iki kişi, yöneticilerinin onlarla hiçbir etkileşime girmediğini, ekipte 16 yıldır çalışan bir kişiye her şeyi sorabileceklerini söylediğini paylaşıyor. Bu durum onların “bir liderden öğreneceklerim beni heyecanlandırıyor” duygusunu yarı yolda bırakmış durumda.
İşi bir şekilde her yerde öğreneceklerine inandıkları için liderlerle daha sık konuşup takım olma ruhunu yaşayacakları işlere yönelmiş durumdalar. İşin en enteresan tarafı istedikleri yöneticiyi “bir hikayesi olmalı” diyerek tanımlıyorlar.
Görüşmelerim sırasında iyi bir lider olmanın ne denli zor olduğunun da altını çizenler oldu. Onların da en temel beklentisi bazı durumları kabul etmeleri ve biraz esneyebilmeleri. Verilerin, sunumların, raporların ve beklenen çıktının bir şekilde ortaya çıkarılacağına inanan çalışanlar özellikle pandemi sonrası bir “ruh” aradıklarının farkına varmış durumdalar.
Çözüm: çeşitliliğe inanmakta, toksik kültürü bir kenara bırakmakta
Özellikle erkek liderle çalışan, farklı sektörlerden 3 kadın çalışan, alanlarının 10 yıl öncesine kadar erkek egemen bir alan olduğunu ifade ederek, yöneticilerinin yenilikçi adımlarını kabullenmek ve dinlemek yerine, ekipteki erkekleri de davet ederek onların da fikrini almaya çalıştıklarını dile getirdi. Bu durum, onların teknoloji, telekomünikasyon ve inşaat sektöründen çıkıp e-ticaret alanında farklı işler yapmalarına neden olmuş.
Çözümün ne olduğunu sorduğumda, özellikle toksik maskülen kültürün değişmesi gerektiğine inandıklarını dile getirdiler. Kadın ekip üyelerinin fikirlerini erkek ekip üyelerine soran yönetici, ekip içinde yarattığı örtülü çatışmanın da çok farkında olmayabiliyor. Halbuki hepimiz bir liderin sağduyulu, ekip üyeleriyle birebir ilgilenen ve çözüm odaklı, gerçekçi olmasını hayal ediyoruz.
“Son 20 yılda liderlik özelliklerinin değiştiğine inanmıyorum, bizim çalışan olarak eşitlik algımız yükseldi ve beklentimiz arttı.” diyen bir katılımcı bir şirkette üst düzey bir pozisyondan ayrılma kararı almış. Genel müdürün çalışanları bu denli dinlemiyor olması, onu çalışamaz duruma getirmiş.
Tüm katılımcılara çalıştıkları kuruma yönelik sorular sorduğumda, çok daha olumlu ifadelerle karşılaşmış olmak oldukça dikkat çekiciydi. Belki de liderlik eğitimlerine bazı duygularla ve gerçek durumlarla yüzleşecek seanslar eklemek gerekebilir. Bunun için bir geri bildirim seansı da beklenenden çok daha etkili olabilir, neden olmasın?
Özetle, sevgili müdürüm, sizden iyi bir insan olmanızı rica ediyorlar.
Podcast önerisi: This is why your boss is so bad at his job (Fast company)
Makale önerisi: If Elon Musk was a nice guy, would he be even more successful?
Fotoğraf: /unsplash.com/@kat_katerina
-feryal-
Sözlük anlamı; "(birine karşı) sevgi, saygı ile duyulan içten yakınlık" olarak tanımlanan bağlılık, bugün kurumların süslü …
Dört bir yanımızı yeni çalışma modellerine geçiş mitleri sarmışken, Büyük İstifa döneminin ülkemize …
BoomSocial’ın Marketing Türkiye için gerçekleştirdiği “2021 Yılının En Çok Konuşulan Dijital …
İçinde bulunduğumuz pandemi koşulları, sosyo-ekonomik ve politik olaylar küresel boyutta şirketlerin %60’ının …