blog thumb

Başta sosyal medya kanallarının gerçeklikten uzaklaşan bir algı yönetimini benimsetmeye çalıştığı, dışında kalanların ise bu sanal gerçeklikten koptuğu hissine kapılmasına neden olan pek çok durumla karşılaşıyoruz.

Algı yönetimi de bu gerçekliğe uyum sağlamak isteyenlerin gündeminde ilk sırada yer almak durumunda kalıyor. Herkes gerçek kimliğini açıklamadan, kendi sahnesinde oyununu bildiği kurallarla oynamak istiyor. Sahneden inip kuliste derin bir nefes aldıktan sonra öz benliğine dönüyor.

Bu tanım, algı yönetimi üzerinde çalışan Kanadalı sosyal psikolog ve sosyolog Erving Goffmann’ın 1959’da yayınladığı The Presentation of Self in Everyday Life (Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu) isimli eserinde karşımıza çıkıyor. Goffmann, herkesin ilişkilerini bir sahne akışında yönettiğini ve içinde bulunduğu ortama uygun rolünü benimseyerek ilerlediğini çarpıcı örneklerle anlatıyor.

Bu durumda gerçeklik işin neresinde?

Onca mükemmel insanın arasında kendisini defolarıyla nasıl sever ve benimser insan?

Tüm bu soruların arasında kalmışken, global bir işe alım danışmanlık şirketinden çok sevdiğim bir arkadaşım adına referans vermem için arandım.

Global işe alım şirketlerinin günümüz dinamiklerini daha iyi takip ettiği önyargım görüşmenin beşinci dakikasında yok oldu.

Görüşme yaptığım danışman arkadaşımın hangi şirket için görüştüğünü söyleyemeyeceğini ve pozisyonun detaylarını da belirtmeyeceğini iletti. Sahnedeyiz, hangi oyunu ve rolü oynadığımı bilmiyorum. Pekâlâ.  

İlk sorusunda, arkadaşımı diğer kişilerle karşılaştırdığımda aynı anda birçok işi yapma becerisine 10 üzerinden kaç puan vereceğimi sordu. 10 diye yanıtladım. Küstah bir tutum olduğunun farkında olduğumu belirtmek isterim. Sorular art arda aynı belirsizlikle devam edince, dayanamayıp ne hissettiğimi paylaştım. Bunca belirsizliğin içinde iş yapışına ve bakış açısına güvendiğim arkadaşımı hangi yönden değerlendirmem gerektiğini bilmediğim bir yolda kolumdan çekiştirildiğim hissine kapıldım.

 

İşin özünde, “nasıl bilirsiniz?” diye soruluyordu. Onlarca örtülü sorunun, süslü ifadenin altında tonlarca endişe vardı. Sonra dayanamadım ve bir örnek üzerinden arkadaşımın nasıl bir çalışma ortamında, nasıl bir ekip içinde kendisini daha iyi gösterebildiğini anlattım.

Sahnedeydik ve izleyici anlamıştı.

Sohbetin kalan kısmı, yaşanmışlıklarla ilerledi. 15 dakika denen görüşme 35 dakika oldu, ama bir can buldu.

Uzun yıllardır kültür yönetimi çalışan bir profesyonel olarak, dilerim ki bu gerçek örnekler, stok görsellerin ve süslü lafların yerini bir an evvel alır. Çünkü gerçeklik, en çarpıcı ve en yalın haliyle “nasıl bilirsiniz” demek. İyisiyle de kötüsüyle de…

-feryal-

Fotoğraf: dark side of the moon/ Pink Floyd

Latest posts

blog-post

Bağlanmak ne demek?

Sözlük anlamı; "(birine karşı) sevgi, saygı ile duyulan içten yakınlık" olarak tanımlanan bağlılık, bugün kurumların süslü …

29 Kasım 2021 4 dakika okuma

blog-post

Bir ricam olacak

Dört bir yanımızı yeni çalışma modellerine geçiş mitleri sarmışken, Büyük İstifa döneminin ülkemize …

21 Şubat 2022 4 dakika okuma

blog-post

Biraz duyguyla işlem tamam mı?

BoomSocial’ın Marketing Türkiye için gerçekleştirdiği “2021 Yılının En Çok Konuşulan Dijital …

10 Ocak 2022 2 dakika okuma

blog-post

Biz bir aile değiliz

İçinde bulunduğumuz pandemi koşulları, sosyo-ekonomik ve politik olaylar küresel boyutta şirketlerin %60’ının …

07 Şubat 2022 2 dakika okuma