Son 10 yıldır marka iletişiminde maskotlara çok sık rastlamıyoruz. Sosyal medyanın gerçek görüntülere daha fazla prim verir oluşu, deneyimin öne çıktığı bu dönemde maskotları bir hayli azalttı. 

Fakat marka profesyonelleri maskotun her zaman sihirli bir gücü olduğuna inanıyor. Marka ile etkileşim kurmanın temelini oluşturan 'duygusal bağ', maskotun en güçlü özelliği. Haribo'nun altın ayıcığı el salladığında, Michelin lastik amca kollarını bağlayıp ekrana güvenle baktığında markaya ve ürünlerine dair algımız gelişip değişebiliyor. 

Marka ile tüketici arasında bağ kurmanın 3 ana bileşeni mevcut. 

- Duygusal Bağ

- Mantıksal Düzlemde Değerlendirme

- Ortak Değer Paylaşımı 

Duygusal bağ, markanın veya ürünün bizde yarattığı tüm duyguları içerirken, mantıksal düzlem bu ürünü seçme konusundaki tüm notlarımızı içeriyor. İşimize ne denli yaradığı, servis modeli, hizmet kalitesi, sunduğu deneyim vb. Ortak Değer Paylaşımı ise bize ne denli hitap ettiğiyle alakalı ne her konuyu içeriyor. Markanın topluma faydası, kapsayıcı duruşu, kültürel değerleri gibi her şey ortak değerlerimizi oluşturuyor. 

Paris Olimpiyatları'na sayılı günler kala, seçilen maskotu her yerde görmeye başlayınca bu konuyu özellikle ele almak istedim. Frig Şapkası bu yılın simgesi olarak belirlendi ve bir maskot ile ete kemiğe büründü. Maskot tabii ki kırmızı, mavi ve beyaz. Oldukça enerjik, farklı duyguları yansıtan ve emojilerden esinlenilmiş yüz ifadelerine de sahip. 

Maskota ilham kaynağı olan Frig Şapkası, Anadolu'dan tüm dünyaya ilham olmuş bir bağımsızlık simgesi. 

Paris 2024 Organizasyon Komitesi Başkanı Tony Estanguet, “Paris 2024’ün maskotunu temsil edecek bir ideal, yani bir sembol seçtik” dedi. “Neden Frig şapkası? Çünkü bu çok önemli bir semboldür. Elbette bir Fransız sembolü. Fransız Cumhuriyeti’ni mükemmel bir şekilde temsil ediyor. Bu sembolü iyi bilirsiniz çünkü zaten günlük hayatımızda olan bir semboldür." dedi. 

Fransa'nın temel kültür öğeleri arasında yer alan özgürlük, bu maskotta da yer alıyor. İletişim stratejisi olarak her açıdan tutarlı ve güçlü bir simge ile karşılaşmış olduk. 

Son dönemde İnsan Kaynakları ekipleri de sıklıkla maskot kullanımına başvuruyor. Mobil uygulamasına, chatbota, sanal asistanına, yapay zeka yazılımına isim veren pek çok marka ile çalışıyoruz. İsim ve maskot ihtiyacının temeline inince, birilerinin İnsan Kaynakları yerine konuşması gerekliliği ortaya çıkıyor. 

İnsan Kaynakları son bir kaç yıldır, stratejik öncelik açısından hak ettiği değeri yeni bulmuşken, sürekli kural koyucu konumunda yer almak istemiyor. Bu durumda birilerinin bu süreçte etkin rol oynaması ve bir şeyleri öne çıkarması gerekebiliyor. 

Maskot işte tam bu durumda kullanımı artırdığı, bir duygusal bağ kurdurduğu ve farklılık sağladığı için aramıza katılıyor. Maskotun yaratım ve duyuru adımları sonrası, nasıl yaşatılacağı ise çok önemli. Çünkü maskot, IK'dan birisi mi, yoksa bambaşka bir karakter mi? Bu ince çizgiyi güçlendirmek için devamlılığı olan bir iletişim planı ve iletişim tonunu en baştan çizmek gerektiğine inanıyoruz. 

Bu güçlü maskotların geleceği hakkında ne düşünüyoruz?

Maskotların, son dönemdeki yükselişinin devam edeceğine inanıyoruz. Bir şeyleri daha farklı bir tonda, daha farklı kelimelerle ve daha farklı bir görsel dünya ile ifade etmek iletişim çalışmalarımıza güç verecek. Maskotu tasarlarken ve isim verirken, geleceğini de düşünerek hayal ettiğimiz her şeyi tek bir karaktere sığdırma gafletinde bulunmamak lazım. Onu da hatırlatmış olalım. : )

Biz -logue ekibi olarak son dönemde hayal ettiğimiz maskotların bazılarını, yapay zeka araçlarıyla birlikte tasarladık. Birlikte akıl koyarak metaforik bazı yaklaşımlardan destek aldık. Tıpkı Frigler gibi, tasarladığımız bazı karakterler birer obje, bazıları ise birer hayvan. Markanın tasarım dünyası ile uyumlu, kültürü destekleyecek ve çalışanlar tarafından sahiplenecek maskotların iç iletişime ve bağlılığa güç katması umuduyla...