blog thumb

Kurum kültürünün gelişiminde ve çalışan mutluluğuna dair her meselede son birkaç yıldır konu liderliğe çıkıyor.

Liderlerin gelişim programları yeniden tasarlanıyor, liderlere ciddi yatırım yapılıyor ve işin özünde liderlik son derece özenilen bir noktaya taşınıyor. Peki; gerçekten herkes lider olmak istiyor mu? Ya da lider sadece yönetici midir? Nasıl bir lider daha makbuldür? 

Bu kavram da biraz fazla mı abartıldı, liderlik lolipoptan mı ibaret: ) 

Çoğu zaman yaptığım gibi önce 'liderlik' yazıp, arama motorunda neler görüyoruz ona baktım. 

Kendisini konuşmacı ve moderatör olarak tanımlayan bazı isimlerin verdiği sponsorlu içerikleri bir kenara bırakırsak karşımıza çıkanlar oldukça jenerik. 

- Liderlik Türleri

- 5 maddede Liderlik 

- Liderlik Özellikleri ve Nasıl Lider Olursunuz? 

Reçetesi içinden çıkan bu makaleleri de yazılmamış sayarsak, İnsan Kaynakları dünyasında liderliğin nasıl ele alındığına odaklandığımızda, en kuvvetli kaynaklardan bir tanesi Gallup. 

Çalışan Bağlılığı Araştırması'nda yer alan sorularının yanı sıra Gallup'un liderliğe özgü bir modeli de bulunuyor. Gallup'a göre kişinin mevcut yetenekleri ve beceresinini deneyimi ve gelişim alanları ile çarparsak güçlü liderlik özelliklerine kavuşuruz deniyor. 

Mevcut Yetenekleri x (Deneyim + Gelişim) = Güçlü Lider

Yanı sıra, liderlik hizmetlerini danışmanlığın ötesine taşıyarak özel ölçümleme araçları da kuran Gallup, atölyelerle konuyu liderlik sıfatına sahip herkes için netleştirmek odağında çalışıyor. Gallup'un modelini kullanmak pek çok kurum için oldukça yerinde bir karar olabilir. Ancak bu adımı atmadan önce liderliğe dair bilinmesi gereken bir nokta da bilmem kaç tane liderlik tipi olduğu değil. 

Bir liderin sahip olması gereken bakış açısı. 

Hüsnü Özyeğin'in kariyerini anlattığı kitabı okurken, kariyerimin ilk yıllarında çalıştığım kurumun Yönetim Kurulu'ndayken onu dinlediğim dakikalar aklıma geldi. Özyeğin, bulunduğumuz coğrafyada çok değerli bir lider. Özellikle odaklandığı konulardan bir tanesi insanların ne hissettiğini anlamak. Empati kurmak, dinlemek, yeniden değerlendirmek gibi basit görünen adımlar aslında belki bir liderden beklenenlerin en temel kısmı. 

Son dönemde sohbet ettiğim Türkiye'nin önde gelen şirketlerinde orta kademede çalışan ve ekip yönetmeyen kişilerin en büyük derdi, üst yönetimlerinin tepeden indirgediği ulaşılması imkansız hedefler. Bu hedeflerin belki de 20 yılı aşkın süredir birlikte değerlendirilerek kişiye atanması gerektiği söylenirken; bunun hayal olduğu kurumların sayısı giderek artıyor. Sonra bu konuda söz sahibi olan lideri bir konferansta veya sosyal medyada çalışan mutluluğu ve ekip olmak ile ilgili bir şeyler anlatırken buluyoruz... Ne tuhaf! 

Liderlik özellikleri ve bazı teknik yetkinliklerin gelişerek ve üzerine eğilerek kurumun vereceği eğitimlerle geliştiği besbelli. 

Ancak bir liderin bu konuda sadece eğitim alması değil, bakış açısını değiştirmesi gerekiyor. Liderlere dair mesajlar çalışırken, liderler odağında kültür projeleri yaparken ilham aldığımız, hikayecilik denince akla gelen isimlerden birisi olan Drew Dudley bizi bu konuda en 'insan odaklı' bakışa götürüyor. 

Dudley'e göre liderlik bir lolipop anından ibaret. Kendi deneyimi ile özdeleştirerek anlattığı lolipop hikayesi hakkında çok detay vermeden onun bu konuyu ele aldığı TED konuşmasını paylaşmak isterim.

Everyday Leadership 

 

Drew Dudley, liderliğin doğuştan gelen bazı niteliklerle geliştiğini savunurken, işin özünde insan olmak ve geçmişi hatırlamak gerektiğinin var olduğunu söylüyor. Geçmişi hatırlamak ne demek? Çocukluğunuzu, gençliğinizdeki utangaçlığınızı, işinizde ilk hata yaptığınız anı, yöneticinizden yediğiniz ilk 'fırçayı'.... Bunları neden unutmamak gerekiyor? 

Karşımızdaki kişinin, ekibin üyesinin de aynı durumlardan geçtiğini anlamak için. Yüksek hedefler verirken eğer bu senenin gerçeği buysa; ekibe nedenini niyesini anlatmak gerektiğini unutmamak liderlik için olmazsa olmaz bir durum. 

Açıklamak, paylaşmak, olabildiğince şeffaf olmak, dinlemek, yeniden değerlendirmek, şakacı olmak, yeri geldiğinde işi bir kenara bırakıp hepimizin yaşadığı hayata ve zorluklara bakmak, sevmek, değer vermek... İşte bunlar olunca, olmadık bir anda ikram edilen şakacı bir lolipop ile zihinlerde yer etmek son derece kolay. 

Liderlik için Drew Dudley'nin paylaştığı en kıymetli laflardan bir tanesi de: Oyunun bir kazananı olmasına gerek olmadan oynanması. 

Lidere güven duymak için gerekenler işte tam da bundan sonra gelecek. 

Gallup'un Liderlik sayfasına göz atmak isterseniz, veriler son derece dikkat çekici.Liderlikte en önemli unsurun güven meselesi olduğunu burada da görmek sevindirici.  https://www.gallup.com/404252/indicator-leadership-management.aspx

Peki, bu güveni sağlamak için ne yapılabilir? Bol bol, yerinde iletişim ve paylaşım. 

Umarım liderlerle konuşmak için türlü türlü hallere girmek zorunda kalmadığımız dönemler yakındır. 

Lider iletişimi, iç iletişim kanalları ve sosyal medya için kişiye özel içerik stratejisi çalışıyor, -logue'da her şeyin önüne iç iletişimin sağlıklı işleyişini koyuyoruz. Bir merhaba demek isterseniz, biz buradayız. merhaba@logue.com.tr 

-feryal- 

 

 

 

fotoğraf: Daria Gordova- unsplash 

Bir Dünya Kurmak- Hüsnü Özyeğin'in Yaşam Öyküsü 

Latest posts

blog-post

Bağlanmak ne demek?

Sözlük anlamı; "(birine karşı) sevgi, saygı ile duyulan içten yakınlık" olarak tanımlanan bağlılık, bugün kurumların süslü …

29 Kasım 2021 4 dakika okuma

blog-post

Bir ricam olacak

Dört bir yanımızı yeni çalışma modellerine geçiş mitleri sarmışken, Büyük İstifa döneminin ülkemize …

21 Şubat 2022 4 dakika okuma

blog-post

Biraz duyguyla işlem tamam mı?

BoomSocial’ın Marketing Türkiye için gerçekleştirdiği “2021 Yılının En Çok Konuşulan Dijital …

10 Ocak 2022 2 dakika okuma

blog-post

Biz bir aile değiliz

İçinde bulunduğumuz pandemi koşulları, sosyo-ekonomik ve politik olaylar küresel boyutta şirketlerin %60’ının …

07 Şubat 2022 2 dakika okuma